Yıldızlar ve Diğer Gök Cisimleri

Yıldızlar ve Diğer Gök Cisimleri

Sonra Varda divanda öne çıkıp Taniquetil’in tepesinden uzaklara baktı; sayısız yıldızın altında Orta Dünyanın belirsiz ve uzak karanlığını izledi.

Sonra görkemli bir işe girişti, Arda’ya gelişlerinden beri Valar’ın yaptıklarının en önemlisine. İlkdoğanlar’in gelişini düşünerek Telperion’un sarnıçlarından gümüş çiyleri alıp onlarla yeni ve daha parlak yıldızlar yaptı; işte bu yüzden, zamanın derinliklerinden ve Eâ’daki emeği yüzünden adına Aydınlatıcı, Tintalle, daha sonra da Elfler tarafından Yıldızların Kraliçesi, Elentâri dendi.

Carnil ve Luinil’i, Nenar ve Lumbar’ı, Alcarinque ve Elemmîre’yi yarattı; kadim yıldızların çoğunu bir araya toplayıp Arda’nın göklerine burçlar olarak yerleştirdi: Wilwarin, Telumendil, Soronüme ve Anarrıma; ve parlayan çemberiyle günlerin sonunda olacak Son Savaş’ı önceden haber verecek olan Menelmacar’ı. Ve kuzeyde Melkor’a meydan okumak üzere yücelerde salınsınlar diye yedi güçlü yıldızlı tacı yerleştirdi, Valacirca’yı, Valar Orağı ve onun kaderin işaretini.

Denir ki, Varda işini sona erdirirken ki uzun sürmüştü, Menelmacar göklere ilk yükseldiğinde ve Helluin’in mavi ateşi dünyanın sınırları üzerindeki sislerin içinde ilk kez titreştiğinde, işte o anda, Dünya’nın Çocukları, Iluvatar’ın Ilkdoğanlar’ı uyanmış. Yıldızlarla aydınlanan Cuivienen gölünün, Uyanış Suyu’nun yanında Iluvatar’ın uykusundan uyandılar; ve henüz Cuivienen’in yanında sessizce yaşarlarken gözleri her şeyden Önce gökteki yıldızları gördü. Bu yüzden yıldız ışığını daima sevdiler ve Elentari Varda’yı tüm Valar’in üstünde saydılar.

Yıldızlar

Alcarinquë

Jüpiter’e verilen addır. Alcarinque Varda tarafından 1000 ile 1050 yılları arasından Ağaçların Çağı’nda yaratıldı. Elflerin gelişine hazırlık yapmak için Varda Telperion’un özünden birçok gök cismi yarattı. Alcarinque “Parlak” olarak adlandırılırdı çünkü gece gökyüzündeki en parlak nesnelerden biriydi.

Anarríma

Anarríma bir takımyıldızdır. Alcarinquë gibi 1000 ile 1050 yılları arasında yaratılmıştır. Varda takımyıldızı eski yıldızları bir araya getirerek oluşturdu. O Elfler’in gelişi için bunun gibi bir çok takımyıldızı yarattı.

Borgil

Kırmızı bir yıldızdır, büyük ihtimalle Aldebaran. Borgil “ateşten bir mücevher gibi parlayan” olarak nitelendirilmiştir. Gece gökyüzünde yükselirken Borgil Remmirath’dan sonra Menelmacar’dan önce gelirdi. Frodo, Sam ve Pippin 24 Eylül 3018’de Gildor ve diğer Elfler’le karşılaştıklarında Borgil’i gördüler.

Carnil

Mars’a verilen addır. Carnil’de diğerleri gibi Elflerin uyanışı için Varda tarafından yaratılan gök cisimlerinden birisidir. İsminden de anlaşıldığı gibi Carnil kırmızı bir gök cismiydi.

Earendil

Yıldızlar

Venüs’e verilen addır. Earendil yıldızı, Güneş ve Ay dışında, gökyüzündeki en parlak cisimdi. Yıldızın ışığı, Silmaril’den geliyordu. Earendil en çok gündoğumunda ve günbatımında görülüyordu bu yüzden Sabah Yıldızı yada Çoban Yıldızı’da denirdi. Earendil yıldızı Orta Dünya insanları için bir umut kaynağıydı. İlk Çağ’da Denizci Earendil Morgoth’a karşı savaşmaları için Valar’a yalvarmaya gitti. Valar kabul etti ancak Earendil bir daha Orta Dünya’ya dönemeyecekti. Böylece yeniden mithril ve cam ile inşa edilen gemisi Vingilot ile göklerde gezecekti.Silmaril ise alnına taktı.

Earendil Yıldızı ilk defa gökyüzünde parladığında onu ilk Maedhros ve Maglor fark etti; çünkü bu Feanor’un yaptığı Silmaril’lerden biriydi. Orta Dünya insanları onu Gil-Estel yani Yüce Umudun Yıldızı olarak adlandırdılar. Morgoth ise Valar’ın ona karışamayacağını düşünmesine rağmen içinde bir şüphe oluştu.

Vingilot göklerin denizlerinde yelken açmak için hazırlanıp beklenmedik bir şekilde ışıltılı ve parlak olarak ilk kez yükseldiğinde; Orta Dünya halkı uzaklardan onu görüp hayranlık içinde kalarak bir işaret olarak algıdılar, ona Yüce Umudun Yıldızı, Gil-Estel, dediler. Bu yeni yıldız akşam vakti görüldüğünde, Maedhros kardeşi Maglor ile konuşup dedi ki: “O, şimdi Batı’da parlayan kesinlikle bir Silmaril olmalı?” Ve Maglor yanıtladı: “Eğer denize atıldığını gördüğümüz Silmaril’in Valar’ın kudretiyle yeniden yükseldiği gerçekse, o zaman sevinelim; çünkü görkemi artık pek çok kişi tarafından görülüyor ve artık tüm kötülüklerden uzak.” Sonra Elfler yukarıya baktılar ve artık kederlenmediler; ama Morgoth şüpheyle doluydu.

Valar’ın Orduları 545 yılında Orta Dünya’ya geldi ve Öfke Savaşı başladı. 589 yılında Earendil gökyüzündeki rotasından ayrıldı. Vingilot’u savaşın içine uçurdu ve Kara Ancalagon’u yok etti. Valar, Morgoth’u, Dünya’nın Duvarları’nın ötesine, Karanlık’ın Kapısı’ndan Zamandışı Boşluk’a itti ve Earendil gökyüzüne geri döndü.

Earendil’in karısı Elwing ona eşlik etmedi ama Ayıran Denizler’in sınırlarında onun için ak bir kule yapıldı. Kuşlar ona kanatlarını kullanmayı öğrettiler. Böylece Elwing bazen seyahatlerinden dönüşünde Earendil’i karşılamak için gökyüzüne uçtu. İkinci Çağ 32 yılında Morgoth ile savaşan insanlar için Numenor’un yaratıldığını belirtmek için Earendil Yıldızı Batı’da belirgin şekilde parladı. İnsanlar yeni yerlerine yerleştiler. Oraya kadar olan yolculuklarında yıldız sürekli onlara rehberlik etti. Numenor’un lideri Earendil’in oğlu, Elrond’un kardeşi Elros idi.

Üçüncü Çağ’ın sonunda Yüzük Savaşları sırasında Galadriel Frodo’ya Earendil Yıldızı’nın ışığını taşıyan küçük bir şişe verdi. Sam Shelob’a karşı mücadele ederken bunu kullandı. 15 Mart 3019 gecesinde, Mordor’da Sam Earendil’in ışığını gördü.

Batı’da akşam göğü hala loş ve donuktu. Dağların en üstündeki karanlık kayalık tepenin üzerinde, parçalanmış bir bulutun arasından bakan beyaz bir yıldızın güzelliği içini yaktı ama ümidi de geri geldi; çünkü sonuç olarak Gölge’nin sadece küçük ve geçici bir şey olduğu düşüncesi berrak ve soğuk bir ışık huzmesi gibi içini delmişti: Onun erişemediği yerde ışık ve yüce bir güzellik vardı sonsuza kadar.

Tanrıların zaferinden sonra, Eärendil cennetin sahillerinde suya açılmaya devam etti, ama gökyüzünde güneş onu yakıyor, ay onu takip ediyordu. Böylece Valar, onun beyaz gemisi Vingelot’u alarak, içini aydınlıkla doldurdular ve onu kutsadılar; ve onu gecenin kapısına doğru yola çıkardılar. Ve alnında Silmaril’i taşıyan, Eärendil yıldızsız enginlerde, dünyanın gerisindeki karanlıklarda parlak ve göçmen bir yıldız olarak yol almaya başladı. Gökyüzünün denizcisi, dünyanın sınırları üzerinde Morgoth’u izlemeye devam etti, ve zaman zaman tanrıların yanına, güneş ve ayın rotalarının ötesinde bütün yıldızlardan daha parlak olarak geri döndü. Böylece Valinor düzlüklerindeki Son Savaş’ı görene dek yol almaya devam etti.

Ve böylece kehanetini bildirdi Mandos, Valmar’da tanrılar yargılarını söylerken ve bu bir söylenti olarak batının elfleri arasında fısıldandı: dünya yaşlanıp, tanrılar yorgun düştüğünde, Morgoth Sonsuz Gecenin Kapısı’ndan geri dönecekmiş ve güneşi ve ayı yok edecekmiş; ama Eärendil beyaz bir alev olarak onun üzerine gidecek ve onu göklerden sürecekmiş. Ve sonrasında son savaş Valinor düzlüklerinde olacakmış. O gün, Tulkas Melkor’un karşısına çıkacakmış. Ve sağ yanında Fionwë duracakmış ve sol yanında da Hurin oğlu, kadersizliğin efendisi, Turin Turambar olacakmış. Ve Melkor’un sonunu Turin’in kara kılıcı getirecekmiş ve böylece Hurin’in çocuklarının ve tüm insanların intikamı alınmış olacakmış.

Eärendil alçalıp, alev halinden çıkacakmış ve bunun ardından Silmariller deniz, toprak ve havadan geri toplanacakmış. Sonrasında Fëanor üç simarili Yavanna’ya sunacakmış ve o da bunları kırıp, ateşleriyle iki ağaca tekrar can verecekmiş ve büyük aydınlık geri gelecekmiş ve Valinor Dağları düzleştirilecekmiş, ışık böylece tüm dünyaya yayılacakmış. Bu ışıkla tanrılar tekrar gençleşecekmiş ve elfler uyanacak ve tüm ölüler yerinden kalkacakmış ve Illuvatar’ın onlarla ilgili tasarısı tamamlanacakmış. Fakat o kehanet, adı tanrıların çocuklarıyla anılan Turin haricinde insanlarla ilgili birşey söylemez.

Elemmírë

Bir gök cismi, büyük ihtimalle Merkür. Elemmire’de diğerleri gibi Elfler’in gelişi için yaratılan gök cisimlerinden biriydi.

Helluin

Sirius, Köpek Yıldızı. Helluin parlak, mavi bir yıldızdı. Gece gökyüzünde yükselirken “Göklerinin Kılıçeri” bugünki Orion olarak bilinen Menelmacar’ın altında bulunurdu.
Helluin’de Elflerin gelişi için Varda tarafından yaratılan yıldızlardan biriydi. Elfler Cuivienen’de ilk uyandıklarında Menelmacar ve Helluin’i gördüler.

Luinil & Nénar

Gök cisimleri, büyük ihtimalle Neptün ve Uranüs. Luinil ve Nenar Elflerin gelişi için Varda tarafından yaratıldı. Luinil mavi bir ışıkla parlardı.

Lumbar

Bir gök cismi,büyük ihtimalle Satürn. Lumbar Elflerin gelişi için Varda tarafından Telperion’un çiylerinden yaratıldı.

Menelmacar

Orion Takımyıldızı’na verilen addır. Menelmacar “Göklerin Kılıçeri” olarak bilinirdi. Menelmacar’ın en belirgin özelliği parlak yıldızlardan oluşan kemeriydi. Gece gökyüzünde Remmirath ve Borgil’in güneyinde, Helluin’in ise kuzeyinde bulunurdu. Varda diğer yıldızları yaratırken Menelmacar takımyıldızınıda yarattı. Elfler ilk uyandıklarında Menelmacar ve Helluin’i gördüler.

Menelmacar Morgoth’un sonsuza kadar yenileceği Son Savaş’ı haber verecekti. Kılıçer,Gurthang ile Morgoth’u katledecek Turin’i temsil eder. Anlatılan bir hikayeye göre kılıç kınından çıktığında Menelmacar kırmızı olacaktı.

Frodo, Sam ve Pippin, Galdor ve Elfler ile karşılaştığında Menelmacar’ı gördüler ve Elfler şarkı söylemeye başladı.

“Doğu’da, yükseklerde, Remmirath yani Ağ Yıldızlan salınmaktaydı; ateşten bir mücevher gibi parlayan al renkli Borgil, yavaş yavaş pusun üzerine yükseldi. Derken, belli belirsiz bir esintiyle pus tıpkı bir peçe gibi kalktı ve dünyanın kıyısından tırmanan Göklerin Kılıçeri, yani parlak kemerli Menelvagor, oracıkta beliriverdi. Elfler hep bir ağızdan bir şarkıya başladılar. Ağaçların altında aniden kızıl ışıklı bir ateş harladı.”

Not: Menelmacar Sindarin dilinde Menelvagor olarak geçmektedir.

Remmirath

Pleiades yıldız kümesine verilen isimdir. Remmirath, Ağ Yıldızları olarak biliniyordu.Gece gökyüzünde Borgil ve Menelmacar’ın kuzeyinde bulunuyordu. Frodo, Sam ve Pippin, Galdor ve Elfler ile karşılaştığında Remmirath’ı gördüler.

Soronúmë

Soronume bir takımyıldızdır. Ağaçların Çağı’nda Varda tarafından yaratılmıştır. Varda Soronume’yi yaratmak için eski yıldızları topladı. Sorunume ve birkaç diğer takımyıldız Elfler’in gelişi için yaratıldı.

Telumendil

Telumendil bir takımyıldızdır. Soronume gibi Varda tarafından Elflerin gelişi için yaratılmıştır.

Valacirca

Yıldızlar

Valar Orağı. Valacirca yıldız kümesi bugün ki Büyük Ayı’nın karşılığıdır. Yedi yıldızdan oluşmaktadır. Varda 1050 yılında Elflerin gelişi için Valacirca’yı yarattı ve Morgoth’un kalesi Utomno’yu gözetlemek için en kuzeye yerleştirdi.

Tolkien Durin’in kapılarında yer alan yedi yıldızın Valacirca olduğunu belirtmiştir. Bu yıldızlar, Ölümsüz Durin’in Aynalıgöl’deki ilk yansımasına baktığı zaman tacında gördüğü yıldızlardır ve aynı zamanda Durin’in ambleminin parçalarıdır. Daha sonra bu Durin’in Tacı olarak adlandırılmıştır ve suya günışığında bile bakılsa görünmüştür.

İlk Çağ’da 465 yılında Beren Sauron tarafından tutsak edildi. Luthien onu kurtarmaya geldiğinde ona Valacirca’yı övmek için yazdığı şarkıyı söyledi. Bilbo Göl kasabasına geldiğinde Valacirca’yı gördü. Frodo ise 3018 yılında Bree’de onu görmüştür.

“Tam o anda Luthien geldi ve Sauron’un adasına yönelen köprü üzerinde durup hiçbir taş duvarın engelleyemediği bir şarkı söyledi. Beren onu duydu, düş gördüğünü sandı; çünkü yıldızlar üzerinde parıldıyor, ağaçlarda bülbüller şakıyordu. Ve yanıt olarak, Morgoth’un ölümü için bir işaret olarak Varda’nın Kuzey’in göklerine astığı Yedi Yıldız’ı, Valar Orağı’nı övmek için yazdığı bir meydan okuma şarkısı söyledi. Sonra tüm gücü ondan ayrıldı ve karanlığın içine yığıldı.”

Wilwarin

Bir takım yıldızı, büyük ihtimalle Cassiopeia. Wilwarin Varda tarafından Elfler’in gelişi için yaratıldı. Varda eski yıldızları bir araya getirerek onu oluşturdu.


Eğer Orta Dünya hayranıysanız, bizi TwitterInstagram ve Facebook üzerinden takip etmeyi unutmayın!

Yüzüklerin Efendisi dizisiyle ilgili son haberleri takip etmek için portalımıza, Orta Dünya ile ilgili tartışmalara katılmak için de forumumuza mutlaka bir göz atın.

YouTube ve Twitch kanallarımıza da bekleriz.

 

Mutlaka Okuyun!

entler

Entler

Yaşlı gözlere garip bir bakış, bir çeşit uyanıklık geldi; derin kuyular örtüldü. “Ham, şimdi,” diye …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir