TIME: Güç Yüzükleri dizisi Amazon’un en pahalı kumarı. (TIME Özel Haberi)

TIME dergisinin Güç Yüzükleri oyuncuları ve yapımcıları ile yaptığı röportajın tamamını sizler için Türkçe’ye çevirdik.

TIME: Güç Yüzükleri dizisi Amazon’un en pahalı kumarı.

Gözyaşları Ismael Cruz Córdova’nın endamlı yanaklarından aşağı süzülüyor. Bunu nedense kimse fark etmiyor. San Diego Comic-Con’dayım ve Amazon’un merakla beklenen Yüzüklerin Efendisi prequel dizisi Güç Yüzükleri‘nin oyuncularını ve yaratıcılarını izleyerek geçirdiğim 96 saatin yarısındayım. Yarın, serinin süper hayranı Stephen Colbert, çoğu sivri büyücü şapkaları takmış 6,500 çığlık atan katılımcıya dizinin fragmanını tanıtacak. Ancak bu gece, özel bir akşam yemeğinde, gazeteciler, Amazon tarafından bu etkinlik için inşa edilen altın rengi sahte bir ormanda dizinin erken bir ön gösterimini izleyecekler.

Kongre kalabalığının arasında 80 derece sıcakta geçirilen bir günün ardından, terli, spor ayakkabı giymiş basın mensupları kokteyl kıyafeti giymiş aktörlerle kaynaşıyor: Córdova, göğsünü sıkıca saran siyah deri bir kemere sahip şık bir takım elbise tercih etmiş. Orta Dünya hissi veren kıyafet giymiş bir kemancının önderliğinde 16 kişilik bir koro ve 25 parçalık bir orkestra serinin müziklerini icra ediyor.

Olağanüstü yüz hatları ve mükemmel duruşuyla Córdova, Arondir adlı savaşçı elf için ideal bir seçim. 35 yaşındaki aktör bir gün önce dizinin Yeni Zelanda’daki setinde birkaç kez gözyaşı döktüğünü ve Comic-Con’da da muhtemelen dökeceği konusunda beni uyarmıştı. Müziği daha önce duymuş olsa da, J.R.R. Tolkien’in elflerinden birini ekranda canlandıran ilk beyaz olmayan kişi olan Córdova için bir ömür boyu süren bu duruma, müziğin coşkusu ayrı bir dram katıyor. Aktör için riskler özellikle yüksek olsa da, sevincinde de endişesinde de yalnız değil. Oyunculardan dizi yapımcılarına ve baş prodüktöre kadar karşılaştığım hemen hemen herkes bir kırılmanın eşiğinde gibi görünüyor.

Beş yıllık yapım sürecinin ardından Güç Yüzükleri nihayet 2 Eylül’de Amazon Prime Video’da prömiyer yapacak. Rekor kıran 1 milyar dolarlık maliyetiyle, bugüne kadar yapılmış en pahalı dizi olacak. Televizyon tarihinde başka hiçbir dizi bu kadar geniş kapsamlı, bu kadar sinematik, bu kadar devasa olmamış ya da bu kadar baskı altında bu kadar gizlilikle lanse edilmemişti. Amazon Stüdyoları’ndan Jennifer Salke, “Taçta yer alan mücevherler, tüm aileyi davet eden büyük çaplı yapımlardır,” diyor. “Ve bu da tacın mücevheri.”

Bir milyar dolar, 2021’de net satışları 469,8 milyar dolara ulaşan Amazon gibi devasa bir şirket için yuvarlama hatası gibi gelebilir. Ancak Güç Yüzükleri’nin başarısı, internet yayıncılığı balonunun patlamak üzere olup olmadığını da gösterecek. Yayıncılar, özellikle de reklam yayınlamayanlar, gelişmek için aboneliklerini artırmak zorunda, bu nedenle kütüphanelerini tanıdık serilerin yeni spin-off’ları, devam filmleri ve prequel’leriyle doldurdular. (Bkz: Disney+’ın Star Wars ve Marvel dizileri, HBO’nun Game of Thrones ve DC dizileri ve Paramount+’ın Star Trek evreni). Henüz kapılmamış olan son derece değerli fikri mülkiyet parçası muhtemelen Yüzüklerin Efendisi’dir: Yayıncılar sık sık bu kitabı İncil, Mao’nun Küçük Kırmızı Kitabı ve Kuran’ın ardından tarihte en çok satan dördüncü kitap olarak lanse ediyor. Bir Tolkien hayranı olan Jeff Bezos, 2017’de Hobbit ve Yüzüklerin Efendisi’nin haklarını 250 milyon dolara satın almak için Amazon’a teklif götürdü.

Ancak geçmişte gösterilen ilgi bir başarıyı garanti etmiyor. Güç Yüzükleri tam da sektör lideri Netflix’in son on yılda abone artışında ilk kez yavaşladığını bildirdiği ve Hollywood’da bir panik dalgası yarattığı sırada geliyor. Dahası, duygusal anları esprilerle bastıran hiperaktif süper kahraman hikayelerinin eğlence sektörünün en karlı yatırımı haline geldiği bir dönemde Amazon, yüreğini ortaya koyan büyük, eski moda bir dizi yaparak ve bunu yürütmesi için tanınmamış bir yazar ikilisine güvenerek milyar dolarlık fikri mülkiyetle kumar oynuyor. İzlediğim iki bölüme göre, dizi kapsamlı bir destan sunuyor. Ancak zorlu bir rekabetle karşı karşıya: HBO, Game of Thrones’un prequel’i House of the Dragon’ın prömiyerini 21 Ağustos’a, yani Güç Yüzükleri’nden sadece 12 gün önce yapacak.

Hollywood’da her şey kârlılıkla ilgilidir ama filme dahil olan herkes bunun en azından kısmen bir sevgi işi olduğunda ısrar ediyor. Córdova’nın gözyaşlarına boğulduğu gibi seyircinin de gözyaşlarına boğulup boğulmayacağı, Güç Yüzükleri’nin büyük bütçesinden daha fazlasıyla tarihe geçip geçemeyeceğini belirleyebilir

Her topluluğun beklenmedik bir lidere ya da bu durumda iki lidere ihtiyacı vardır. İçinde pinpon masası da bulunan geniş bir otel süitinde oturan dizinin yapımcıları J.D. Payne ve Patrick McKay, aşağıdaki San Diego sokaklarında parlak yeşil She-Hulk temalı kokteyllerden almak için birbiriyle yarışan Prenses Leia’ların ve Örümcek Adamların gürültülü kalabalığını zar zor fark ediyor. Tolkien’deki şiirsel vezinle ilgili bir diyaloğa dalmış durumdalar: dizi için Orta Dünya’nın farklı halklarının her biri için farklı ritmik yapılar yazmışlar.

Her ikisi de 41 yaşında, uzun boylu, sarışın ve biraz uzun boylu. İlk olarak Kuzey Virginia’daki bir lisenin münazara takımında ve tiyatro kulübünde tanışmışlar. Payne, “Aynı otobüse bindik ve aynı zorbalardan dayak yedik,” diyor. Hollywood’da geçirdikleri üç yılın ardından J.J. Abrams’ın yapım şirketi Bad Robot için çalışmaya başlamışlar. İkili aralarında Yurttaş Kane ve Demir Dev karışımı olarak tanımladıkları sessiz bir robotu konu alan bir senaryo ve dördüncü bir Star Trek filminin de bulunduğu çeşitli projeler üzerinde çalışmışlar; ancak bu filmlerin hiçbiri gün ışığına çıkmamış.

Yüzüklerin Efendisi uzun zamandır onların başucu kitabı. Güler yüzlü, nazik Payne oğlunun doğumu ile ilgili duyuruyu hem İngilizce hem de Elfçe olarak göndermişti. Birden fazla kez konuşmanın ortasında durup telefonunu çıkarıyor ve Tolkien’den ilgili bir alıntıyı yüksek sesle okuyor. Coşkulu ve muzip meslektaşı McKay de sık sık Tolkien’in bilgeliği üzerine konuşuyor. Tolkien üzerine kafa yorarken birbirlerine takılmalarını dinleyerek birkaç dakika geçirdiğinizde, yetersiz özgeçmişlerine rağmen bu özel işi nasıl kazandıkları anlaşılıyor.

İngiliz akademisyen ve Birinci Dünya Savaşı gazisi J.R.R. Tolkien tarafından 1954-1955 yılları arasında üç kitap halinde yayımlanan Yüzüklerin Efendisi, yüksek fantezi türünde bir devrim yarattı. Kıllı ayakları olan mütevazı bir yaratık olan Frodo adındaki bir hobbit, şeytani Sauron tarafından yaratılan büyülü ve yozlaştırıcı bir yüzüğü yok edilebilmesi için bir volkana taşımaya çalışırken bir büyücü, iki adam, bir elf, bir cüce ve diğer üç hobbitten oluşan bir yoldaşlıktan yardım alır.

Yüzük Kardeşliği, İki Kule ve Kralın Dönüşü, çevreciliğe, kötülük karşısında dostluğun gücüne ve en küçük insanın bile dünyayı nasıl değiştirebileceğine dair kalıcı temalar oluşturdu ve bu temalar Game of Thrones, Harry Potter ve Stranger Things gibi megahitlerde kendine yer buldu. 2000’li yılların başında Peter Jackson kitapları neredeyse mükemmel bir film üçlemesine uyarladı ve bu üçlemenin son bölümü hala bir gecede en çok Oscar kazanma rekorunu taşıyor. Jackson daha sonra Tolkien’in Hobbit’ini üç bölümlük bir film serisine daha ayırdı. Altı film birlikte dünya çapında yaklaşık 6 milyar dolar hasılat elde etti.

Tolkien’i konu almaya kalkışan herkes kaçınılmaz olarak Jackson’ın gölgesinde kalır. Ama bu Hollywood’u yolundan alıkoymadı: 2018’de düzinelerce yazar Amazon’a dizi fikirleri sundu. Birçoğu Tolkien’in en iyi bilinen karakterleri için başlangıç hikayeleri tasarladı; örneğin krala dönüşen korucu Aragorn ve büyücü Gandalf gibi… Son zamanlarda Netflix’in Ratched’ı ve Disney+’ın Obi-Wan Kenobi’si gibi diziler tarafından kullanılan popüler bir yöntem.

Payne ve McKay’in farklı bir yaklaşımı vardı: Şirketin bir altın madeni üzerinde oturduğunu ve bunun farkında bile olmadıklarını söylediler. Kralın Dönüşü’nün sonunda yer alan kapsamlı ekler, Sauron’un yükselişini ve yüzüklerin dövülmesini özetleyen bir tür prequel işlevi görüyor. Diziyi hazırlayanların deyimiyle, Tolkien yıldızları bırakmış. Tek yapmaları gereken takımyıldızları oluşturmak. “Amazon’un seçme ihtimalinin yüksek olabileceği diğer yönetmen adaylarını eledik çünkü dizisi yapılması gereken konu buydu.” diyor McKay.

İkili, Jackson’ın Yüzük Kardeşliği filminin beş dakikalık prologunu, Yüzüklerin Efendisi’ndeki olaylardan 3.000 yıl önce, İkinci Çağ’da geçen beş sezonluk bir televizyon dizisine dönüştüren yeni bir dizi taslağı hazırladı. Kötülüğün efendisi Morgoth mağlup edilmiştir. Orta Dünya gelişmektedir, ancak Galadriel, Morgoth’un kayıp hizmetkârı Sauron’un güç topladığına inanmaktadır. İzleyiciler Khazad-dûm’un cüce madenlerini ve Númenor’un deniz kıyısındaki krallığını keşfedecekler; hobbitlerin göçebe ataları olan Kılayaklarla ve sonunda Sauron’dan tek yüzüğü alacak ama onu yok edemeyecek olan Isildur’la tanışacaklar; ve ilk bölümde gökten düşen gizemli bir yabancıyla -belki de tanıdık bir büyücüyle- karşılaşacaklar.

McKay ve Payne Güç Yüzükleri’ne imza attıklarında, eski patronları J.J. Abrams bir tavsiyede bulunmuş: “İçgüdülerinize güvenin” diye yazmış bir e-postasında. “Ama bol bol ‘bilmiyorum’ deyin.” Bu yüzden de ekiplerini epik bir hikayenin nasıl anlatılacağını bilen insanlarla doldurmuşlar ve baş yapımcı olarak Star Trek ve Cloverfield yapımlarını yönetmiş olan Bad Robot kökenli 42 yaşındaki Lindsey Weber’i seçmişler. Jackson’ın kurduğu pratik ve dijital görsel efekt şirketleri Weta Workshop ve Weta FX’i kullandılar ve Tolkien’ Vakfı’na, özellikle de torunu Simon Tolkien’e danıştılar. Jurassic World Fallen Kingdom’ı yöneten J.A. Bayona ilk iki bölümü yönetti ve Game of Thrones’ta çalışan Bryan Cogman tecrübesini paylaşmak üzere danışman yapımcı olarak diziye dahil oldu.

Yazarların odasında Payne ve McKay her güne Tolkien’den bir alıntıyla başlıyor ve -Hollywood standartlarına göre nadir kalan bir hareketle- günü yazarlara ne kadar iyi bir iş çıkardıklarını söyleyerek bitiriyorlar. Yazarların arasında Tolkien fanatikleri de var çaylaklar da, ve yapımcılar onlara hayranların en sevdiği karakterlere göndermelerde bulunup kolaya kaçılabilecek bir anlatıda gerçek duygusal bağlar kurabilmek gibi zor bir görev vermiş. Bu yüzden Yüzüklerin Efendisi hakkında bildiğinizi sandığınız şeylerin değişmesini bekleyin: örneğin Sauron beklediğiniz kişi olmayabilir. “Dışarıdan bakıldığında bu yapım için bizi seçmek pek de güvenli bir bahis gibi görünmüyor. Amazon bunu yaparak aslında büyük bir risk alıyor,” diyor McKay. “Sanırım bu iyi bir şey. Hikaye anlatıcılığı bugünlerde gereğinden fazla korumacı bir hale geldi.”

McKay ve Payne 2018’de diziyi üzerine çalışmaya başladıklarında, günümüz televizyon anlayışını “kasvetin zirvesi” olarak ilan etmişlerdi. Succession yayınlanmaya yeni başlamıştı ve karakterleri birbirlerine işkence etmenin yeni yollarını bulmaktan zevk alıyordu. Taht Oyunları, genellikle toplu katliam, kafa kesme ya da tecavüz şeklinde gerçekleşen haftalık sürprizleriyle izleyicileri kendine çekiyordu. McKay, “Yapabileceğiniz en aşağılık şeyin daha da beterini nasıl yaparsınız?” diyor. “Bazen bazı dizilerde bu gerçekten işe yarıyor ama aynı zamanda acımasızca.”

Taht Oyunları pandeminin ve dirilişin öncesinde yayınlandı. Ted Lasso ve Only Murders in the Building gibi sevecen ve şefkatli komedi yapımlarının geçen yıllar içinde sürpriz hitler haline gelmesinin bir nedeni var. House of the Dragon‘ın parlak alaycılığı ve Marvel’ın göz kırpan nihilizmi karşısında, Yüzüklerin Efendisi‘nin radikal samimiyeti ve ahlaki netliği günümüzün kuşkulu izleyicilerinde yankı bulabilir – tabii Amazon böylesine kalabalık bir ortamda izleyicilerin dikkatini çekmeyi başarabilirse.

Amazon’un Tolkien’in önemli eserlerinin hakları için açtığı ihaleyi kazanmasından bu yana geçen yıllar içinde Disney, Apple, NBC, Paramount ve HBO da yayın hizmetlerini başlattı. Analiz uzmanlarına göre yaklaşık 168 milyon Amerikan Prime üyeliğine sahip olsa da, yayıncıdan Netflix ya da Disney+ ile aynı kefede nadiren bahsediliyor. Amazon’un Emmy ödüllü 50’ler komedisi The Marvelous Mrs. Maisel ve kanlı süper kahraman parodisi The Boys’un yeni sezonları, Nielsen’in en çok izlenen dizileri arasında sürekli olarak ilk 10’da yer alıyor, ancak hiçbiri yayıncının Güç Yüzükleri ile istediği kuşağı kapsayan izleyici kitlesine sahip değil.

Büyük bir izleyici kitlesi ve de birkaç Emmy ödülü kazanmak isteyen Amazon, sekiz bölümlük ilk sezonun çekimlerine yaklaşık 468 milyon dolar harcadı. (Amazon bu rakamı doğrulamazken, Yeni Zelanda hükümeti stüdyonun harcamalarını doğrulayan belgeleri TIME ile paylaştı). Karşılaştırmak gerekirse, HBO’nun Taht Oyunları dizisinin son sezonunun 90 milyon dolara, Netflix’in Stranger Things dizisinin son sezonunun ise 270 milyon dolara mal olduğu bildiriliyor. Pazarlama uzmanlarına göre Amazon o zamandan beri, tahmini 13 milyon dolara mal olan bir Super Bowl reklamı da dahil olmak üzere ağır pazarlama maliyetlerine yatırım yaptı. (24 saat içinde internette en çok izlenen Super Bowl fragmanı olarak rekor kırdı). İkinci sezonun yapımına Ekim ayında başlanmasıyla birlikte Amazon 1 milyar dolar sınırını aşacak.

Amazon 2022’nin ikinci çeyreğinde 2 milyar dolar zarar açıkladı ama hisseleri yine de yükseldi: Şirket, özellikle Güç Yüzükleri ve Amazon Prime’ın bu sonbaharda özel olarak yayınlayacağı Thursday Night Football için reklam ve marka ortaklıklarından elde edilen gelir artışlarını kaynak gösterdi. (Güç Yüzükleri, Salke’nin söylediğine göre, reklam yayınlamayacak.) Bu yan anlaşmaların dizinin büyük maliyetini karşılayıp karşılamayacağı belli değil. Sektör genelinde yayın harcamalarının mevcut düzeyi sürdürülebilir değil: Netflix ve Warner Bros Discovery kısa süre önce kesintiye gittiklerini duyurdu.

Neyse ki Amazon için yayıncılık, işinin sadece küçük bir parçası. Amazon yıllar içinde Audible’ı 300 milyon dolara, Zappos’u 1,2 milyar dolara ve son olarak Roomba vakum şirketi iRobot’u 1,7 milyar dolara satın aldı. Amazon’un asıl amacı daha fazla müşteriyi yıllık Prime üyeliği için ödeme yapmaya yönlendirmek. Yayın analisti Dan Rayburn, faturalardan kısmak isteyenlerin Netflix’ten vazgeçme ihtimalinin Prime’dan daha yüksek olduğunu çünkü tuvalet kağıdı sipariş etmek için Prime hesaplarına ihtiyaç duyduklarını savunuyor. Rayburn, “Müşteriler izlemek istedikleri bir dizi olduğunda sürekli abone oluyorlar ve bitirdiklerinde abonelikten çıkıyorlar” diyor. Bezos, 2021’de Prime’ın yaklaşık 200 milyon üyesinden 175 milyondan fazlasının o yıl platformda dizi ve film izlediğini açıkladı. 2022’de Netflix’in 220,7 milyon, Disney+’ın 152,1 milyon ve HBO Max ile Discovery+’ın toplam 92,1 milyon abonesi vardı. Rayburn’e göre Amazon, bu şirketlerin aksine, hit dizilerinin ürünlerini kendi platformları üzerinden satabilir (Elf kulağı sipariş etmek için tıklayın!)

Ancak Amazon, sıkı Tolkien hayranlarını Güç Yüzükleri‘nin yüksek beklentilerini karşılayacağına ikna etmekte bazı sorunlar yaşıyor. Amazon’un korosu bana serenat yapmadan önceki sabah Comic-Con’da endişeli Yüzüklerin Efendisi hayranlarına kulak misafiri oldum. Amazon çok az görsel yayınlamıştı, dolayısıyla kimi Tolkien podcast’çileri ve blog yazarları şirketin para kazanmak uğruna en sevdikleri hikayeyi mahvetmesinden endişe ediyorlardı. Hayranlar tarafından yönetilen bir panelde, Gollum’u Amazon logosu üzerine oturmuş para sayan açgözlü bir zalim şeklinde gösteren bir slayt yer aldı.

Hayranları stüdyonun amacının sadece ekonomik olduğunu düşünmekten vazgeçirmek isteyen Bezos, “Orta Dünya çok sevilen bir evren ve Güç Yüzükleri’nin dövülme hikayesini anlatmak bir ayrıcalık ve ciddi bir sorumluluk. Umarım Tolkien’in eserinin hakkını veririz,” diye yazıyor TIME’a özel olarak gönderdiği bir e-postada. “Bu, ticari açıdan başarılı bir dizi yapmanın ötesine geçiyor. Dizide çalışan herkes bu hikayeleri çocukken okudu ve kalplerimiz bu işte.”

Amazon hikayeyi kısmen de olsa bozmak istemiyor: Güç Yüzükleri eşi benzeri görülmemiş bir gizlilik perdesinin ardına saklanmış durumda. Oyuncular anlaşmayı imzaladıklarında senaryoyu henüz görmemişlerdi. Birçoğuna hangi karakter için seçmelere katılacakları bile söylenmedi. Prodüksiyon Córdova’ya “Aragorn tipi bir adamı” canlandırmak için seçmelere katıldığını söyledi. “Beni Yeni Zelanda’ya uçurdular ve son okumamdan önceki gece bana ‘Aslında sen bir Elfi oynuyorsun’ dediler” diyor. “Bir noktadan sonra mantıklı gelmeye başladı çünkü ‘Bu adam ağaçları neden bu kadar çok seviyor’ diye düşünüyordum.”

Ancak bir bilgi eksikliği tedirginlik yaratıyor. Dizinin ölümlü insan karakterlerin Galadriel gibi ölümsüz karakterlerin yanında tam bir hikayeye sahip olabilmesi için binlerce yıllık Orta Dünya tarihini bir döneme sıkıştırması bazı hayran endişelendiriyor. (“Her iki bölümde bir oyuncularınızın yarısının ölmesine izin veremezsiniz,” diyor McKay.) Hikayeye filmlerden gelen diğer kişiler ise herhangi bir değişiklik yapılmasını -örneğin Jackson’ın Elflerinin uzun uzun salınan saçları varken dizide kısa saçlı Elflere yer verilmesini- kutsala saygısızlık olarak görüyorlar. Comic-Con’dan birkaç hafta sonra Jackson, Hollywood Reporter’a Amazon Studios’un kendisine senaryoları gönderme sözü verdiğini ama göndermediğini söyledi. Amazon ise diziyi tematik olarak (ve yasal olarak) filmlerden ayrı tutmak zorunda olduğu yanıtını verdi.

Aynı zamanda Porto Rikolu siyahi bir erkek olan Córdova’nın bir elfi oynamasına ve genç Galadriel’in zırh giydiği için “kadınsı” görünmemesine itiraz eden gerçek hayat trolleri var. Payne, Tolkien’in trollerle ilgili bir sözünü hazırda tutuyor: “Canavarlardan farksız bir dile sahip, donuk ve hantal yaratıklar.” Weber daha açık sözlü. “Hepimiz eleştiriye açığız,” diyor. “Irkçılığa ise karşıyız.”

2019’da His Dark Materials ve bağımsız film Saint Maud ile çıkış yapan Galadriel rolündeki Morfydd Clark, karakteriyle ilgili şikayetlere şüpheyle yaklaşıyor. Jackson’ın filmlerinde tanıştığımız Cate Blanchett’in canlandırdığı Galadriel, inzivaya çekilmeye hazırlanan sakin ve kadim bir önder rolünü üstlenirken, Clark’ın versiyonu daha genç ve dik başlı. Galce aksanıyla konuşan ve Blanchett’e çarpıcı bir benzerlik gösteren 32 yaşındaki Clark, Galadriel’in yaşlandıkça nasıl evrim geçirdiğini keşfetmek ve bu yolculuğu erkek egemen bir hikayenin merkezine oturtmak istiyor. “Kitapları okuyup ‘Keşke daha fazla kadın karakter olsaydı’ diye düşünmedim çünkü bunun böyle olduğunu kabul ettim” diyor. “Bu noktaya gelmek için metaforik olarak kan döken kadınların omuzlarında duruyorum. Umarım gençler bunu izlediklerinde, ‘Bu işler böyle yürüyor’ diye düşünürler.”

Córdova hayranı olduğu Jackson filmlerinde bir şeylerin eksik olduğunu her zaman biliyordu. Porto Riko’da küçük bir dağ kasabasında büyümüş ve çocukluğunda bir Elfi oynamanın hayalini kurmuştu. “Kendimi temsil edilir görmüyordum. ‘Elf olmak istiyorum’ dediğimde insanlar ‘Elfler sana benzemiyor’ diyordu” diyor. “Dizideki karakteri duyduğumda kendimi bir görevde gibi hissettim.”

Córdova başlangıçta rol için reddedilmiş. Hem de birkaç kez. Ancak Ray Donovan ve The Undoing gibi dizilerde rol alan aktör yedi ay boyunca tekrar tekrar seçmelere katılmış. Sonunda rolü kaptığına dair bir telefon aldığında -tabii ki kendisine gizli bir kodla gönderilen bir mesajla- New York sokaklarında sevinç çığlıkları atmış.

Oyuncuların çoğu uzun bir seçme sürecinden geçti. 29 yaşındaki Charlie Vickers, Halbrand adlı yeni bir insan karakteri canlandırıyor ve altı ay içinde sekiz kez seçmelere katıldığını belirtiyor. 37 yaşındaki Cynthia Addai-Robinson ise iki ayrı rol için denedikten sonra sonunda Númenor Kraliçesi Naibi Míriel rolüne seçildi. Oyuncular sözleşmelerini imzaladıktan sonra stüdyoya ne çektiklerini kimseye söylemeyeceklerine dair yemin ettiler. “Pek çok insan tahmin etti,” diyor Clark. “Çünkü Yeni Zelanda’ya taşındığınızda telefonunuzun arama ayarı birdenbire değişiyor…”

Çekimlere sadece 25 gün kala, pandemi prodüksiyonu durdurmak zorunda bıraktı. Yeni Zelanda sınırlarını kapattı ve oyuncularla ekip kendilerini mahsur kalmış buldu. “Bunun büyük bir insani maliyeti oldu” diyor Weber. “Evlerine gidemediler ya da aile üyelerinin gelmesini sağlayamadılar. İş ve sevdikleri arasında seçim yapmak zorunda kaldılar ki bu da tüm dünya bu büyük travmayı yaşarken insani açıdan zor bir durumdu.” Aile üyeleri uzakta doğum yaptı, öldü ve doğum günlerini kutladı.

Harfoot karakteri Nori’yi canlandıran Markella Kavenagh, yeni arkadaşlarıyla birlikte 21 yaşına girdi. Şimdi 22 yaşında olan oyuncu, “Birbirimizin arkadaşı, ailesi ve iş arkadaşı olmak zorundaydık,” diyor. ” Evdeki insanları ne zaman görebileceğimizi bilmiyorduk.” Bir yıl sonra, bu bağ kendini küçük, hassas anlarda gösteriyor. Los Angeles’taki  fotoğraf çekimi sırasında Vickers’ın Córdova’nın küpesini takmasına yardım edişini izledim. Clark, “Kendimizi gezici bir tiyatro topluluğu gibi hissediyoruz,” diye belirtiyor. Şimdi, Yeni Zelanda’dan döndükten bir yıl sonra, tamamı kadınlardan oluşan bir yönetmen kadrosu tarafından yönetilecek olan ikinci sezonun çekimleri için İngiltere’ye gidiyorlar.

İlk sezon çekimleri sırasında McKay, aralarında Córdova’nın da bulunduğu birkaç oyuncu ve küçük bir ekip ile bir helikoptere binerek Yeni Zelanda’nın güney ucundaki Kidd Dağı’nın en tepesine çıkmışlar. Bulut çizgisinin üzerine çıktıklarında aşağıdaki dünya gözden kaybolmuş. Sadece gökyüzü ve göz alabildiğine uzanan karla kaplı tepeler görünmekteydi.

Córdova için bu, bir ömür boyu süren hayranlığın ve yıllarca süren çalışmanın doruk noktasıydı; rolü kazanmak, bir Elfi oynamak gibi bir çocukluk fantezisini gerçekleştirmek, kendi uzak dağ kasabasında büyürken onu şekillendiren şeylerin çoğunu yeni bir nesil için somutlaştırmak. Duygusal bir sahneye hazırlanırken her şey geride kalmıştı: milyar dolarlık yatırım; yayın savaşlarında egemenlik için yarışan dev şirketler; kaçınılmaz olarak dizinin altını oymaya çalışacak olan troller. Geride kalan tek şey, tahmin ettiğiniz gibi, taze gözyaşlarıyla lekelenmiş yüzüydü: “Orta Dünya gerçektir.”

Eğer Orta Dünya hayranıysanız, bizi Twitter, Instagram ve Facebook üzerinden takip etmeyi unutmayın!

YouTube ve Twitch kanallarımıza da bekleriz.

Kaynak: Güç Yüzükleri dizisi Amazon’un en pahalı kumarı